Kuşadası Sivil Toplum Örgütleri tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından, 47 alanda yangın çıktığını, bazılarının kontrole alındığını, diğerlerinde müdahalenin sürdüğünü açıkladı.
İklim değişikliği, sıcaklık artışları ve kuraklık gibi faktörleri yoğun bir şekilde yaşadığımız bugünlerde özellikle ormanlık alanlarımız barut fıçısı durumundadır.
Bölgemizdeki en riskli alan, ülkemizin doğal miraslarından biri olan Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’dır.
Yangın riskinin çok yüksek olduğu bugünlerde, milli parkın içine yüzlerce aracın ve binlerce insanın girmesi yangına davetiye çıkarmaktır.
Sivil toplum örgütleri olarak soruyoruz;
Binlerce kontrolsüz ziyaretçinin olduğu Milli Parkta bir yangın çıkması halinde, 1966 yılından bu yana insan girişine yasak olan günübirlik kullanım alanları dışında olan ve birbirine girmiş sıklıkta bulunan doğal bitki ve ağaç örtüsü nasıl söndürülecektir?
Yangın için her türlü uygun zeminin bulunduğu bugünlerde milli park içindeki yangını söndürmek için Aydın bölgesinde yeterli personel ve ekipman var mıdır?
Günübirlik kullanım alanlarındaki 4 koya giren yaklaşık 10 bin ziyaretçinin tek yolu bulunan milli parktan tahliyesi nasıl sağlanacaktır?
Bir yangın durumunda, milli parkta bulunan nadir bitki türleri, çeşitli hayvan türleri ve eşsiz doğal güzellikleri yok olduğunda bunun sorumlusu ve sorumluları kimler olacaktır?
Milli Parkın yüksek yangın riski taşıdığı bugünlerde, tehdit geçene kadar derhal kapatılması gerekir.
Aksi halde olası bir yangın sonucunda milli parkı kapatmayan yetkililer bu durumun sorumluları olacaktır.
Yangın riskine karşı bugün alınacak kapatma önlemi, parkın gelecekte de varlığını sürdürebilmesini sağlayacaktır.
Milli Park insanlığın doğal mirasıdır burayı korumak hepimizin görevidir.”