Kimi ev sahipleri, kiracıların imzalarını taklit ederek sahte tahliye taahhütnamesi düzenleyerek kiracıları evlerinden atmaya çalışıyor. Bu durum, özellikle kiracıların uzun süre evde bulunmadığı dönemlerde sıkça yaşanıyor.

Uzmanlar, bu tür olayların son dönemde arttığını ve birçok kiracının 7 günlük itiraz süresini kaçırarak evlerini boşaltmak zorunda kaldığını belirtiyor. Kiracıların, düzenli olarak e-Devlet hesaplarını kontrol etmeleri ve gelen bildirimleri dikkatlice incelemeleri önem taşıyor.

Mali müşavir Ömer Sadi Yiğitcan’ın yaşadığı olay, bu sorunun boyutlarını gözler önüne seriyor. Yiğitcan, daha önce imzalamadığı bir tahliye taahhütnamesinin kendisine ulaştığını ve imzasının taklit edildiğini fark etti. Bu durum, tatilde olsaydı fark edilmeden 7 günlük itiraz süresinin kaçırılmasına neden olabileceğini ve haklı olduğu halde evden çıkarılmış olabileceğini belirtti.

Avukat Umut Metin, bu tür suistimallerin genellikle yaz aylarında tatil dönemlerinde daha sık yaşandığını söyledi. Metin, vatandaşların e-tebligatlarını düzenli olarak kontrol etmeleri gerektiğini vurguladı. Tahliye taahhüdü riskiyle karşılaşan kişilerin, imzanın kendilerine ait olup olmadığını belirlemek için mahkemeye başvurabileceklerini belirtti. Mahkeme, bilirkişi raporu ile imzanın sahte olup olmadığını değerlendirecek ve sahte imza tespit edilirse tahliye taahhütnamesi geçersiz sayılacak.

Yaz saati uygulaması devam edecek Yaz saati uygulaması devam edecek

Kiracıların bu tür durumlarla karşılaşmamak için, e-Devlet hesaplarını düzenli olarak kontrol etmeleri ve şüpheli durumlarda hızlıca hukuki destek almaları önemlidir.

Uzmanlar, devletin bu konuda daha etkili önlemler alması gerektiğini ve itiraz sürelerinin uzatılması gibi düzenlemelerin yapılması gerektiğini düşünüyor.

Bu haber, kiracıların haklarını koruma konusunda duyarlı olmaları gerektiğini bir kez daha ortaya koymaktadır.